DELPHIN
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
DELPHIN


 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap
İstatistik
Konu Yazan GöndermeTarihi
Paz Ağus. 30, 2009 5:57 am
Perş. Haz. 18, 2009 2:24 pm
C.tesi Haz. 13, 2009 3:42 pm
Cuma Haz. 12, 2009 11:53 pm
C.tesi Mayıs 30, 2009 5:34 am
C.tesi Mayıs 30, 2009 4:47 am
Cuma Mayıs 22, 2009 5:16 pm
C.tesi Mayıs 16, 2009 8:34 am
Perş. Mayıs 14, 2009 6:55 pm
C.tesi Mayıs 09, 2009 10:04 am
Çarş. Mayıs 06, 2009 12:49 pm
Ptsi Mayıs 04, 2009 2:29 pm
Cuma Nis. 24, 2009 9:10 am
Cuma Nis. 24, 2009 5:57 am
C.tesi Nis. 11, 2009 11:47 am
Cuma Nis. 03, 2009 4:35 pm
Paz Mart 29, 2009 11:22 am
Salı Mart 17, 2009 2:18 pm
Perş. Mart 12, 2009 7:15 pm
Salı Mart 10, 2009 11:49 am

 

 Azrail Yakışıklıymış!

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
nida_ül islam
Çalışkan Üye
Çalışkan Üye
nida_ül islam


Mesaj Sayısı : 611
Kayıt tarihi : 17/12/07

Azrail Yakışıklıymış! Empty
MesajKonu: Azrail Yakışıklıymış!   Azrail Yakışıklıymış! EmptySalı Ara. 18, 2007 12:18 pm

Onk. Dr. Haluk Nurbaki' den gerçek bir hatıra



Ben, 40 yıllık bir kanser uzmanı olarak maddeyi aşan sayısız olayla karşılaştım ve bunları, o olaya şahit olanlarla birlikte belgeleyerek özel bir arşiv yaptım.

>Bunlardan 1976 yılında yaşanmış bir olayı size nakletmek istiyorum. Kanser hastanesinde başhekimken Serap adında genç bir hanım hastam vardı.


>Bu hastam göğüs kanserine yakalanmış ve tedavi için yurt dışına gitmek istemesine rağmen,bazı formaliteler sebebiyle o imkanı bulamamıştı. Serap'ı özel bir ilgiyle bizzat ben tedavi altına aldım. Ve kısa bir süre sonra da iyileştiğini gördüm. Ancak Serap'ın da bütün diğer kanserliler gibi ilk 5 yıllık süreyi çok dikkatli geçirmesi gerekiyordu. Bir iş kadını olan Serap, 4 yıl kadar sonra 1 ihale için İzmir'e gitmek istedi.Kış aylarında olduğumuz için uçakla gitmesi şartıyla kabul ettim. Maalesef bilet bulamamış ve benden habersiz bindiği otobüsün kaza geçirmesi
>
>üzerine 6 saat kadar mahsur kalmış. Dönüşünden kısa 1 süre sonra kanser, kemik ve akciğerine yayıldı. Serap bacak kemiklerindeki metastaz nedeniyle yürüyemez hale gelirken,hastalığın akciğerdeki tezahürü sebebiyle de devamlı olarak oksijen cihazı kullanıyor ve söylediği her kelimeden sonra ağzını o cihaza yapıştırarak nefes almak zorunda kalıyordu. Evine gittiğim gün, yine güçlükle konuşarak:
>
> --''Doktor bey,'' dedi. ''Bensize...dargınım.'' ''Niçin?" diye sordum.--"Siz...dindar bir insanmışsınız. Niçin bana da, ALLAH 'ı,ölümü,ahireti anlatmıyorsunuz?" Dini inançlarının çok zayıf olduğunu bildiğim için bu teklifi karşısında oldukça şaşırdım. O'nu üzmemeye çalışarak:
>
>
>
>--"Doktora ulaşmak kolaydır''dedim. ''Parayı bastırdın mı istediğine tedavi olursun. Ancak iman tedavisi için gönülden istek duymalısın..."Konuşmaya mecali olmadığından "Ben o isteği duyuyorum" manasında başını salladı.
>
>
>
>Artık ümitsiz bir tıbbi tedavinin yanı sıra, ebedi hayatın ve saadetin reçetesi olan iman derslerimiz başlamış ve dersler "hızlandırılmalı
>
>öğretime" dönmüştü. Anlattığım iman haki katlarını bütün ruhuyla meczediyor ve arada bir soru soruyordu.Vefatına bir hafta kala:
>
>--"Doktor bey,'' dedi. ''Ben ölürken ne söylemeliyim?"--"Senin durumun çok özel" dedim. ''Kelime-i Şehadet sana uzun gelir. O anıfarkedince ''Muhammed'' (s.a.v) sana yeter."O,haliyle tebessüm ederek yine başını salladı.
>
>
>
>Çok ıstırabı olduğu için Serap'a sürekli morfin yapıyor ve O'nu uyutmaya çalışıyorduk. Ben, bir iş seyahati sebebiyle bir müddet ziyaretine gidemedim. Dönüşümde annesi telefon ederek:
>
>
>
>--"Serap, bir haftadır morfin yaptırmıyor." Dedi. "Sabahlara kadar inliyor ve çok ıstırap çekiyor. Hemen eve gittim ve iğne yaptırmamasının sebebini sordum. Aldığım cevabı hala unutamıyor ve hatırladıkça ürperiyorum. "Ya morfinin tesiriyle ölüme uykuda yakalanır ve son nefeste "Muhammed" diyemezsem?. İşte Serap, böyle bir hanımdı.
>
>
>
>Bu arada benden istihareye yatmamı ve eğer bir kaç gün daha ömrü varsa , son günü uyanık kalacak şekilde morfin yaptırılmasını rica etti. Ben hiç adetim olmadığı halde cuma gününe rastlayan o gece istihareye yattım ve Serap'ın acizliği hürmetine sandığım salı gününe kadar yaşayacağına dair işaret sezdim. Ertesi gün O'na:
>
>
>
>--"Hiç korkma!" dedim. "İğneyi vurdurabilirsin.Ve Serap bir veda niteliği taşıyan bu görüşmemizde son sorusunu da sordu:
>
>
>
>--"Doktor bey...Azrail bana nasıl görünecek?" --"Kızım,"dedim. "O bir melek değil mi? Hiç merak etme, sana yakışıklı bir prens gibi gelecektir."
>
>
>
>Salı günü Serap'ın ağırlaştığı haberini alınca hemen eve gittim.Ancak vefatına yetişememiştim.Ailesi tam manasıyla perişandı. Sadece kendisine uzun müddet bakan dindar bir hanım akrabası
>
>ayaktaydı ve beni görünce yanıma gelerek:

"Doktor bey, biliyor musunuz, bu evde biraz önce bir mucize yaşandı!" dedi ve devam etti:--

Serap, bir saat kadar önce oksijen cihazını attı ve "yataktan kalkması imkansız" denmesine rağmen kalkarak abdest aldı, iki rekat namaz kıldı. Bütün ev

halkı hayretten donup kaldık. Ve kelime-i Şahadet getirerek vefat etmeden biraz öncede:
--"Doktor bey'e söyleyin, dedi. Azrail, O'nun söylediğinden de güzelmiş!...
---Alıntıdır----
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.herkul.org/
DELPHIMAKER
Admin
Admin
DELPHIMAKER


Erkek Mesaj Sayısı : 834
Yaş : 51
Location : Alanya
Kayıt tarihi : 13/12/07

Azrail Yakışıklıymış! Empty
MesajKonu: Geri: Azrail Yakışıklıymış!   Azrail Yakışıklıymış! EmptySalı Ara. 18, 2007 4:01 pm

TEŞEKKÜRLER....EMEĞİNE SAĞLIK
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://delphin.yetkin-forum.com
 
Azrail Yakışıklıymış!
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
DELPHIN :: HAK DİN İSLAM :: DİNİ HİKAYELER-
Buraya geçin:  
Forum kurmak | ©phpBB | Bedava yardımlaşma forumu | Suistimalı göstermek | Cookies | Son tartışmalar